13 Şubat 2010 Cumartesi

julie / karga projesi


Kadınlar canı sıkılınca ne yapar ?
a. Saçlarını kestirirler
b. Alışveriş yaparlar
c. Kavga çıkarırlar
d. Yemek yerler / yaparlar
e. Hepsi
f. Hiçbiri
Evet benim de uzun zamandır canım sıkılmakta, içim darlanmaktaydı. Saçımı en son yazın kestirmiş ve bir daha saçlarımı kestirmeyeceğime (bunalımda olunca saçlarımı küt tabir edilen şekilde kestiriyorum ve benim için tam bir işkenceye dönüyor, bu saç modeli, sürekli fön vs.) dair kendime söz verdiğimden bu seçeneği geçtim. Alışveriş yapmıyorum çünkü mali durumum son on yılın en iyi aylarını yaşamakta, ayrıca, kredi kartımı şişirip, bir süre sonra kendimi "zevksizlikle" suçlayacağım ve giymediğim için dolapta fazlalık yaratıp, yazlık/kışlık yapma günlerinde beni fena halde strese sokacak kıyafetlerden uzak durmaya çalışmaktayım. Bu seçenekte gitti. E kavga etmekten hoşlanmadığıma göre bana kala kala yemek yapmak kaldı.
Bu hafta bir süredir elimde olan "Julie ve Julia" isimli kitabın filmini izlerken, can sıkıntımı giderecek bir fikir kafamda şimşek gibi çaktı. Ben de Julie gibi her gün olmasa da (o kadar cesaretim yok, henüz) bir yemek kitabından yemekler yapmaya başlamaya karar verdim. Bu kararın üzerine bir de Alex Rovira'nın "İyi Hayat" isimli kitabında okuduğum şu satırlar; "Gerçek şu ki, yaşadıklarımız hoşumuza gitse de gitmese de, elimizde yine onlar vardır. Onlara belirti olarak bakmak, renk ve anlam kazandırmak bize düşer. Ve her şeye karşın, José Agustin Goytisolo'nun, kızına yazdığı şiirde dediği gibi 'insana özgü neşeyle yaşamalı, ağlayıp durmaktansa aşılmaz bir duvara karşı.' Üstelik, varoluşumuzun tüm açmazlarına rağmen sevebilir, umut edebiliriz; kendi onurumuz ve ötekinin onuru için mücadele edebiliriz; yazgımızı çevremizdekilere, sevdiklerimize yararlı olma, onları mutlu etme istemi üzerine inşa edebiliriz." beni gaza getirdi ve soluğu D&R'da aldım. Çoooook uzun süre önce gördüğüm ve almak için bir kenara not ettiğim Gamze Bursa'nın ödüllü "Net 425 g" adlı yemek kitabını görünce "tamam" dedim, "olay" budur. Birkaç akşamdır sayfalarını karıştırdığım bu yemek kitabından bazı tarifler belirledim. Sırasıyla belki hergün belki de iki üç günde bir bunları denemeyi ve sonuçlarını yazmayı tasarladım kafamda.
Kendi kendime "Julie Powell"cılık oynayacağım işte, fena mı?

4 yorum:

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Harika bir hareket, canı gönülden destekliyorum. :))
O kitabı çok sevmiştim de paraya kıyıp alamamıştım, nekes bir zamanımda herhalde.
Şimdi arada ödünç alıp bir göz atarım belki de, kimbilir?
:P

karga'nın günü dedi ki...

Ne zaman isterseniz komşu'cum. Bakalım ben bugün ekmek olayından yüzümün akıyla çıkabilecek miyim? Azzzz sonra....

funda dedi ki...

ama yemekleri de yazsan burda güzel olmazmıydı. bizde nasiplenirdik belki denerdik filan.

karga'nın günü dedi ki...

Yazıyorum Funda'cım. Yukarıya bak ilk tarifi verdim. Arkası gelecek.