-Abla memleket nere?
-Senin asıl işin ne?
-Yaş kaç?
-Çoluk çocuk?
-Abi ne iş yapıyor?
-AAaa karga hanım bana da ingilizce öğretir misiniz?
-Abla sen niye bu kadar geç evlendin?
Eğer bir yerde staj yapıyorsanız sanırım size sorulacak sorular üç aşağı beş yukarı böyle olur. Yurdum erkekleri en az kadınları kadar meraklı ve sanırım benim staj yaptığım yerdeki beyler de az biraz dedikoducu. Aralarında kura çekip sırayla biri bir soruyu soruyor ve verdikleri çay molalarında da benim cevabım diğerleriyle paylaşılıyor. Bir haftanın sonunda staj yerimdeki kıdemli şeflerle giderek artan samimiyet oranında bana sorulan sorular sırasıyla yukardaki gibiydi. Dönüp dolaşıp laf arasında genelden özele doğru yengeç yengeç yaklaşıp vurdular son soruyu. Ama yaşımı hiiç göstermediğimi söyleyerek benden on puanı kaptılar. Aslında en çok merak ettikleri ve bir türlü anlayamadıkları benim niye temiz ve saygın ve tatili bol mesaisi az bir işte çalışırken onların ki gibi stres diz boyu, yağ, koku, kir, gürültü dolu, çok çalışılan, az tatil yapılan bir işe soyunmam. Dönüp dolaşıp laf arasında habire bu soruyu sokuşturup duruyorlar. Kafaları yatmadı benim orada olma nedenime. Yemek yapıp mutlu olmak istediğime bir türlü inanamıyorlar. Ve sanırım kendi aralarında benim ne kadar dayanacağıma dair bir iddiaya bile girdiler.
Neyse stajda bir haftayı bitirdim. Şimdilik asayiş berkemal ve kalamar tavada artık oldukça yol aldım. Bu hafta beş çeşit risottoyu, tereyağlı karidesi, karides güveci ve dakkada on köfteyi yapabilecek kadar hızlanmayı hedefliyorum. Haaa bu arada çarşamba günü gelecek Vedat Milor ve yabancı konukları için büyük şefin verdiği yemekte büyük şefin tercümanı olursam ortalığı batırmamayı da becermek istiyorum. Protokolden hiiiiç ama hiiiiç anlamayan ben umarım dangalakça birşey yapmam. Bana şans dileyin.
1 yorum:
geldik işte mecburen. vedat çağırınca reddetmeyeyim dedim. yemekler fena değildi, ama daha iyi olabilirdi. şefin tercümanı sen miydin bilmem, ama ben çok dikkat etmedim karşımdakine laf yetiştirmekten.
Yorum Gönder