Ofiste yazmazsam bir daha bilgisayarın başına oturup yazamıyorum. En iyisi çıkmadan bir şeyler çiziktireyim kısa kısa...
*Annemin ayağındaki olay yine hortladı. Olay diyorum çünkü ne olduğu belli değil. Bugünkü doktor, topuk dikeni diye gittiği doktorun iğne yaparken enfeksiyon kaptırdığını, daha önce şişen ve iltihaplanan ayağın hiçbir şekilde tedavi edilmemiş olduğunu söylemiş. Ayağında toplamaya başlayan iltihap yine yarılmış vs. vs. Olan antibiyotiği de içmişti umarım bu son olur. Canım fena sıkkın bu olaya.
*Bugün babamın doğum günü. Yaşasaydı altmışüçüne basacaktı. Hala düşündükçe inanamıyorum. Beynim uyuşuyor. Ölümü kavrayamıyorum ben. Doğum günün kutlu olsun babacım!! Keşke seninle konuşabilseydim.
* Ondört mondört derken dönemi yarıladık. Bu hafta yedinci hafta. Artık sona doğru gidiş başladı. Zaten zaman da -başka şey olsa yanımda olmaz- benden yana, pek bir hızlı geçiyor. Mart'ın sonu olmuş bile. Yine harala gürele geçiyor günler, sabah aynada yüzüme dikkatlice baktım da yanaklarım aşağıya sarkmaya başlamış bile. Hala pek bir kırışıklık yok ama saçlarım ve yüzüm bana ihanet ediyor, alçaklar.
*Bu aralar böyle yuvarlanıp gidiyorum. Hiçbirşey yapmak istemiyor canım. Sadece ve sadece uyumak istiyorum. Deliksiz uzun huzur uykuları ve uyandığımda da herşey hallolmuş olsun.
*Ha bir de deli gibi yemek yemek istiyorum. Tonlarca yemek, tatlı, abur cubur yiyeyim. Yiyeyim yiyeyim daha da doymayayım.
*Neyse karga kaçar. Bu da böyle dandik bir post oldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder