Teeee günler hatta aylar öncesinden takvimi alıp bu uzuuuuunnnnnn tatilin hayalini kurmuştum. Onu bunu yapacak belki şuraya buraya gidecektik. Takvime bakınca şöööleeee uzun bir alan koyu gri renkte tatil olduğunu gösteriyordu. Du da ne oldu? Göz açıp kapayana kadar o oooonnnnn (rakamla 10) günlük tatil aha şıpbadanak bitiverdi. Hayır ben ne güzel gittikçe evdeki kanapenin, yatağımın ya da çalışma masamın formunu almaktaydım yani bir on gün daha olsa üstün/doğaüstü güçleri olan bir Heroes karakteri gibi evdeki bu eşyaların biçimine girecek ve hayatımın geri kalan kısmını bir yatak, koltuk veya çalışma masası gibi geçirip gayet mutlu mesut yaşayacaktım. Oldu mu? Nerdeeeee!!!!!
(çok iyiydik biz böyle!!!)
Yattık kalktık yattık kalktık yattık kalktık, kalktığım her sabah kendi kendime "kaç gün kaldı?" sorusunu sordum, parmaklarımla hesap kitap yaptım, "oooo daha iki gün var!" cevabını bulana kadar herşey iyiydi. Ama iki günden sonra dehşetdengiz planlar yapmaya başladım. Birinci plana göre ayağımı kırılmış gibi gösterebilirdim. Nerden baksan üç hafta kafadan rapor almak demek olurdu bu. Hadi biraz insaflı olsam ikinci plana göre zehirlenebilirdim ama bu en fazla iki gün daha kazandırırdı bana. Sonuçta öyle ya da böyle yine bir şekilde sabah erken kalkıp servis yakalamak zorunda kalacak ve o iş yerinin demir kapısından girecek miydim işe? Eveeeet girecektim. Daha kesin ve temiz bir çözüm bulmam lazımdı. Bu ruh hali ile dooooğru benim lotocuya koştum ve süper lotoya da sayısala da tüm kolonları oynadım. Sonuçta çıktı mı? Çıkmadı ama evrene sinyal vermeye devam (zaten ona sinyal vere vere parotonere döndüm orası ayrı ya neyse) ediyorum. 4 milyonun nasıl ve ne zaman geleceği belli olmaz.
Ama şimdi söyleyin bana "niye her tatil bitmek için var ve hayat niye adil değil?"
2 yorum:
YeeesSSSss... :)
bu tatil bitti, önümüzdeki en yakın tatile odaklanmak lazım:)
Yorum Gönder