7 Kasım 2012 Çarşamba

nakavt

Metroda, parkta, okulda, dolmuşta, otobüste, bankada, restoranda, sokakta, arabada, manavda, süpermarkette, terzide, dükkanda, alışveriş merkezinde, fırında, servis kuyruğunda, ekmek kuyruğunda, benzin istasyonunda, kafede, tatlıcıda, sınıfta, kantinde, evde, apartmanın önünde.....her yerde
Sıcak geldiği için paltosunu çıkaran, gençlik hevesiyle saçlarını uzatan, metroyu beklerken sürekli saatine bakan, metroya binince gelinen durakları gösteren tabeladan gözünü alamayan, saatine bakan, pastanede oturup çay eşliğinde kurabiyesini yerken sevgilisini kız arkadaşına çekiştiren, midye tavayı bira ile mideye gönderen, yolda yürürken aşka gelip sevgilisine sarılan, kendisine sarılan sevgilisinin ani sevgi göstergesinden hayrete düşen ama aynı zamanda da zevkten mest olup kıkırdayan, iş çıkışı arkadaşıyla gün geceye evrilmeden rakı balık sofrasında kadeh tokuşturan, mesai saati bitse de evine gitse diye çaktırmadan onar dakika arayla saatine kaçamak bakışlar atan, dua mı okuduğu yoksa birşeyi ezberlemeye mi çalıştığı anlaşılmayan sürekli dudaklarını oynatan, oturduğu koltukta yorgunluktan gözleri düşen, parkta oynayan çocuğundan gözünü ayırmayan, merdivenleri yavaş yavaş inen, merdivenleri hızlı hızlı çıkan, gülen, konuşan, endişeli endişeli bakan, boş boş bakan, üzgün üzgün bakan, heyecanlı heyecanlı bakan, yürüyen, oturan, koşan, ağlayan, üşüyen, terleyen, dikilen, hayal kuran, güneşe bakan, yıldızları seyreden, aya hayran kalan, kuşları seven, kediyi okşayan, köpeği kucaklayan, içi titreyen.....gerçek insanlar

"Ş.'yi tanıyordun değil mi?"
"Evet ya, bugün öğlen duydum, ortadan kaybolmuş değil mi?"
"Yok artık kayıp değil; köprüden atlayıp intihar etmiş!"
"Ah ah ah ah! Nasıl ya? Neden?"
"Kimse bilmiyor. Dün sabah kahvaltısını etmiş, eşine servise biniyorum demiş sonrası yok. Telefonu kapalıymış kimse ulaşamamış. Sonra Beylerbeyi'nden atladığı haberi gelmiş."

Hayat karşısında nakavt olmak bu kadar kolay işte. Bir gün birinin eşi, birinin arkadaşı, birinin dostu, birinin oğlu, birinin babası, birinin uzaktan tanıdığı kısacası her yerde her zaman yan yana içiçe olduğumuz gerçek insanlardan biri olan Ş., bir anda yok olan Ş. oluverdi. Adı kaldı geride. Nur içinde yatsın, yolu ışık olsun. Burada bulamadığı huzur şimdi her neredeyse orada onun olsun.
  

1 yorum:

Defne Soysal dedi ki...

Yarama tuz bastın desem. Bu kapitalist dünyanın acımasızca harcadığı insanları tutsak edip,günümüzün tek önemli değeri para tek tuşla özgürce dolaşırken daha çok Ş ler kaybolacak,yok olacak kendi gerçek değerleriyle birlikte,çok üzgünüm çok