2 Ekim 2009 Cuma

ekim!!!!! canım benim


Sizin de böyle bir huyunuz var mıdır bilmem ama ben aylar arasında ayrım yaparım. Bazı aylara bayılırım bazı aylar da bir an önce geçse gitse diye gözünün içine bakarım. Mesela Ocak anlamsız bir aydır benim için. Yılbaşının arkasından öyle patdadanak geliverir. Yılbaşında zom olmuş kafanın arkasından ne gelen ay başı belli olur ne de ayın geri kalanından bir hayır gelir. Bir de zaten vergi ayıdır, maliyeciler, ellerini ovuştura ovuştura sizin verginizi ödemenizi beklerler. Şubat benim için (çocukluktan kalma bir alışkanlık herhalde) hep tatille özdeşleşir. "Şubat tatili! Şubat tatili!" diye sayılan günler artık tarih oldu ama yine de Şubat benim için sevimli bir aydır. Mart, aklıma huysuz, suratsız bir adamı getiriyor. En sevimsiz ay bence. Bana da hiçbirşey ifade etmiyor. Nisan, minicik bir kız çocuğunu ve yeşillenmeye başlayan ağaçları hatırlatırken Mayıs bence ayların en karizmatik olanı. Neden böyle düşünüyorum bilmem ama söylemesi bile havalı sanki Mayıs'ı. Yaz aylarından hiç favorim yok. Haziran'da,Temmuz'da, Ağustos'da kendi halinde aylar işte. Bana biraz bizim okulun kız öğrencilerini hatırlatıyorlar. Süslü püslü, kafaları bir karış havada, piyasa yapan aylar. Ama Eylül öyle mi ya. Hüzünlü, melankolik Eylül bütün sene içindeki (bence) en arada derede kalan ay. hiçbir sene sıcak mı olsa serin mi olsa bir türlü karar veremez bu ay. Bu sene de öyle oldu. aman ne iyi çorap mevsimi geldi derken Eylül bir haftadır yaz ayı gibi. bir sıcak bir sıcak. Hey Eylül! karar ver diyorum. Ekim, Ekim, canım ayım benim. Ayların en güzeli bence. Niyeyse bu ay bana inanılmaz bir mutluluk veriyor. Kasım, delişmen bir delikanlı. Sert rüzgarların, yağmurun, çamurun arttığı ay bu ay. Aralık, bitişin ayı bence. Bu yüzden de Aralık'da beni bir hüzün kaplar, içim acır.

Neyse favori ayım başladı, gerisi beni ilgilendirmez. Bu ayın keyfini çıkarmalı.

5 yorum:

zafer dedi ki...

Mart Ay'ıma laf yok döferim bak :))
Mart nasıl sevilmez..Mart Ay'ında kedicikler camdan bakar bir defa ve de hafiften dama çıkar mırlarlar.Kedicikleri sevip de Mart'a haksızlık nasıl yapılabilir.Damdan dama kedicikler atlar bir yandan miyouvVV'larkene dişi kedicikler süslenir püslenir pencerelere çıkar çapkıncana göz süzerler.Mart Ay'ı cemrelerin ateş olup oraya buraya havaya suya toprağa düştüğü ve İlkbahar'ı uyandıran güneşi parlatan aydır ki arada o azgın Kış gelmek istese de "hop arkadaş senin zamanın geçti.Bak kedicikler dama çıktı.Ağır ol haddini bil" deyip İLKBAHAR'ın Kışa höykürdüğü aydır.Ve bu yüzden de belki değeri bilinmez arada kaynar gider bir garibandır MART.Fakat Türk'ün Ateşle İmtihanı belki ilk bu ayda dünyayanın YEDİ DÜVELİNE KAFA TUTMUŞ yok olan bir ulus ilk defa ulus olmanın bilincine ve tarihe Türk'üN destansı kahramanlığıyla Çanakkale Geçilmez'i' mühürlemiştir.Ben Mart Ay'ını kedilerin güzel gözlerinı pırıldattığı ve evet İlkbahar'ın müjdecisi olan cefakârlığından dolayı severim.Ve Erik ağaçlarının o erkencik açan mısır patlağı beyazlığındaki çiçekleriyle gelin gibi donanan beyazlığında yeşilin gelişini ve güneşi beklerim MART'ın ardında.. :)

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Sevgili komşum,
Bu Ekim sevgisinde terazi oluşunuzun ve dolayısıyla doğum ayınız olmasının bir etkisi var mıdır diye sormadan edemedim.:))

karga'nın günü dedi ki...

Sevgili komşum ekmekçikız, evet ekim ayında doğmuş olmam bu ekim sevgimin temel nedeni. Pazartesi yani 5 ekim tüm yurtta ve dış temsilciliklerde törenlerle kutlanacak. :)))

karga'nın günü dedi ki...

Zafer bey, haklısınız bu aralar fena halde sulu sepkensiniz ama olsun biz sizi böyle tanıdık, kabullendik. Arada kulaklarınızı çınlatıyoruz. Son yorumlarınızı yayınlamadım çünkü bence konunun anlam ve ehemmiyeti ile pek alakası yoktu (şaka şaka) kusura bakmayın. Sevgiler...

zapere dedi ki...

Yayınlamamakla iyi etmişsiniz Gamlı bayan..Aslında her yazılanı yayımlamak doğru da değil.Sevgiler :)