22 Ekim 2009 Perşembe

bir gün 30 saat



Bu pazar 25 Ekim'de saatler bir saat geri alınacakmış. Her sene olduğu gibi. Bence bu sene bir değişiklik yapsınlar (zaten sürekli bir açılım, değişim havası esmekte memleketimde, bu konu da ne kadar hazindir, zavallılıktır. Ayrı bir yazı konusu bu iş,neyse), bir günü 30 saate çıkarsınlar. Zire ben hiç ama hiçbir şeye yetişemiyorum. Sabahtan akşama kadar 36 numara iki ayacığımın üstündeyim, kıçım çok az yer görüyor ama ben bir türlü yapmam gerekenleri yetiştiremiyorum. "To Do List", "Not to do list"e dönüşüp duru. İşler bitmiyor bitmiyor. Ne okunması gereken kitaplar okunuyor, ne gidilmek,görülmek istenilen sergiler, filmler, konserler görülüyor. Ev hiçbir zaman tertemiz ve sırlan değil. Zaten tertemiz, sırlan ev tutkumdan vazgeçtim, eh biraz temiz olsun diye Gülperi her hafta gelecek.


Hadi temizliği falan geçtim, şöle ayaklarımı uzatıp, elimde çay bardağı, üstümde pijama elimde kumanda dertsiz tasasız sabahın köründen akşamın karanlığına kadar oturmak alık alık televizyona bakmak istiyorum kardeşim. Ne bu ya bir bakıyorum sabah bir bakıyorum akşam, işe git eve gel hep aynı döngü. Boşa geçiyor ömrüm, akvaryumdaki bir balıktan tek farkım, her 30 saniyede herşeyi unutmamam, sürekli geçtiğim yerlerin bana yeni gibi görünmemesi mi?


Gerçekten ya 30 saate çıkarsınlar şu bir günü ya da durdurun dünyayı ben inicem.

2 yorum:

zafer dedi ki...

İyimserimdir,dünya görüşüm budur.Herşey iyi olacak,bugün yarından iyidir çünkü yaşadığım andır,bugün dünden de iyidir derim de,haber falan dinlemek istemiyorum şu aralar.Bir tiyatro oynanıyor ki yönetmen bizden gibi fakat SENARİSTİ uzaklardan..Yazılmış,kurgulanmış bir oyun oynanıyor ülkemin başında.Ve "ben mutlu olabilir miyim bütün bu şartta bile?",diye soruyorum kendime.TAŞ OLSA AĞLAR,sabır taşı çatlar ki oy oy anacıklarım..Benim de yeğenim bir sınır karakolunda ve 300 metre ötemde bu insanların karşılanışını seyrettik diyor..Ben artık haber seyretmek istemiyorum!..


http://www.essek.gen.tr/smf/index.php?topic=55193.msg1618027

karga'nın günü dedi ki...

Çok haklısınız zafer bey çoook. Bu ne rezilliktir bilmem. ma bence asıl rezillik buna karşı hiç ama hiç kimsenin birşey yapmaması. Ööööle birşeyler oluyor herkse uyuyor, uyuşturulmuş gibi. Devler gibi siktiri boktan birşeyi seyredip,acaba Fener Galatasarayı bu sefer kaçla yenecek diye tartışıyorlar. Ülke satıldı, kimsenin ruhu duymuyor. Amerikanın ya da diğer dış güçlerin yeni eyaleti olduk, kutlu olsun. Yüreğim daralıyor, ruhum sıkışıyor bunlardan,çaresizlikten, umutsuzluktan. Bırakın haber dinlemeyi ben yaşamak bile istemiyorum bu lanet hayatta.