8 Eylül 2009 Salı

babama mektup

Sevgili babacığım,
Senin olmadığın beşinci gün, bugün. Hayatımın en zor beş günü. Bugün ıvır zıvırla uğraşıp kafamı dağıtmaya çalışırken, Oğuz Atay'ın "Korkuyu Beklerken" kitabı elime geçti. Onun "Babama Mektup" isimli hikayesini okurken, aklıma sana hep yazmak istediğim ama bir türlü cesaret edipte yazamadığım mektup geldi. Kısmet bugüne ve elektronik bir ortama imiş.
Belki gördün belki göremedin, doğal olarak ben bunu bilemiyorum, o yüzden istersen cenazenden bahsedeyim sana. Çok kalabalıktı cenazen babacığım. Koca koca adamlar ağladı arkandan, "inanamıyoruz, bizde emeği çoktu" dediler. Ne güzel, bizden başka kişilerde de emeğin varmış. Bunları duyunca nasıl gurur duydum seninle ve ne kadar kızdım kendime bilemezsin. Meğer seni hiç tanımıyormuşuz baba. Aynı evin içinde yaşarken de, daha sonraki yıllarda bir araya geldiğimiz zamanlarda da seni tanımak ya da anlamak için çaba harcamamışız. En azından ben kendi adıma böyle birşey yapmadığımı itiraf edeyim. Çok özür dilerim senden. Sana karşı peşin hükümlü olduğum, sen kızınca ben daha fazla kızıp, surat astığım ve kimi zaman karşı çıktığım, küstüğüm için gerçekten çok özür dilerim. Benim daha sakin olup seni dinlemem ve anlamaya çalışmam lazımmış. İş işten geçti.
Bu sözü ya bir yerde okudum ya da ben uyduruyorum, bilmiyorum; "Her ölümün içinde birçok keşke gizli". Öyle babacığım, bende beş gündür içimden birçok keşke sıralıyorum. "Keşke onu daha çok arasaydım", "keşke ona şöyle sıkıca sarılsaydım", "keşke onunla kol kola girip yürüyüşler yapsaydım", "keşke onu çok sevdiğimi söyleseydim", "keşke ona çok istediği tekneyi alabilseydim". Bu liste uzayıp gidiyor babacığım. Anı yaşamamışız ve günümüzün kıymetini bilememişiz baba.
Cenazende ne zamaki tabutu açıp seni çıkardılar (ha bu arada, seni kardeşim ve dayım indirdi oraya. Kardeşimi görmeliydin, çok metindi. Seni kucakladı, yatırdı. O zaman büyüdü, biliyo musun. Sanırım o an senin istediğin gibi biri oldu.). O çukura koydukları zaman, seni oradan çıkarmak, alıp kaçmak geldi içimden. "Benim babam sevmez böyle pis, tozun toprağın içinde yatmayı" demek, üstüne atılanları almak geldi içimden, yapamadım. Daha yapamadığım pek çok şey gibi.
Şimdi yağmurlarda başladı. Seni orada tek başına o ıssız, sessiz yerde bıraktık diye uykularım kaçarken şimdi yağmurlar yağacak üstüne diye endişeleniyorum. Ben sana kızardım falan ama başına da birşey gelsin, aç susuz kalma diye de çok endişelenirdim. Tabi, bunu da sana söylemedim. Keşke şimdi bilebilsem orada üşür müsün, korkar mısın, arkadaşın var mı, rahat mısın, huzurlu musun; o zaman içim biraz rahat edecek.
Arkandan hepimiz yarım kaldık babacığım. Artık gülmelerimiz, yemelerimiz, gezmelerimiz bile yarım, eksik, buruk. Herkes alışırsınız diyor, doğru. Alışacağız ama bu yarımlık geçmeyecek be baba. Hani o yaptığım puzzlelar gibi bir parça eksik olunca hep resim sırıtır ya, onun gibi. Hep birşey bir yerlerde sırıtacak. Belki daha mühendisvari bir terimle açıklayacak olursam, simetrimiz bozuldu. Hayat buymuş işte baba. Meğer ben hayatın hiçte farkında değilmişim. Meğer senin ne olursa olsun orada olduğu bilmek ne kadar büyük bir güven demekmiş.
Artık resimlerin, giysilerin kaldı geride. Beş gündür seni en son gördüğüm o buz gibi halinden başka bir halini hatırlamaya çalışıyorum ama yapamıyorum. Umarım bu geçici bir şoktur, yoksa seni hiç mi kaydetmemişim? İki hafta önceki konuşmamızı hatırlamaya çalışıyorum, sesin gelmiyor kulağıma. Resimlerine bakarak yüzünü aklıma kazımaya, yıkansın diye çıkardığın
t-shirtünü koklayarak kokunu unutmamaya çalışıyorum.
Umarım senin bizi koruyup kolladığın gibi ben de kendi çocuklarımı koruyup kollarım, senin gibi adaletli, hak yemez ve akıllı olabilirim. Senin tırnağın kadar bile olsam bana yeter.
Hasretle ellerinden öperim.
Sevgiler....
Kızın

5 yorum:

nehircce dedi ki...

İnanılmaz üzgünüm şuan,gözlerim buğulu...başınız sağolsun.Çok etkilendim inş.huzurla uyuyordur..sevgilerr

zafer dedi ki...

Üzgünüm...!!!

Adsız dedi ki...

Sabır diliyorum ...

Adsız dedi ki...

bende babamı çok özledm o ölmedi ama yamımda deil şu andaa kndimi tutmaya alamamaya çalışıorumm çok etkilendim..=(

Adsız dedi ki...

Bende babamı kaybedeli 9 yıl oluyor çookk çok özledim anlatılamaz bi hasret çekiyorum babama karşıı BABA denilince taaa iliklerime kadar sızı hissediyorumm ;(((