14 Mayıs 2007 Pazartesi

ne onla ne de onsuz


Onu ilk gördüğüm zamanı;"işte bu senin kardeşin!" dedikleri anı hatırlamıyorum. Zihnimde bölük pökçük anılar var. Bir kere beyaz bir beşiğin yanında beyaz gelinlik giymiş çok güzel bir bebek gördüğümü ve onu kardeşimin getirdiğini söylediklerini hatırlıyorum. Vay be insanın kardeşinin olması iyi bir şeydi, oldukça cömert biriydi şu kardeş. Kardeşimin olduğunu öğrendiğim ilk zamanlarla ilgili hatırladığın şey ise masanın üstünde duran bir kesekağıdı, içi antep fıstıklı minik çukulatalardı ( hala var onlardan Ender çıkarıyor, minik piramit şeklinde çukulatalar, ben artık bal bademlisini seviyorum ). Bunları da kardeşim getirmişti. Bu kardeş konusu iyiden iyiye hoşuma gitmeye başlamıştı. Yıllarca da bu böyle devam etti. İlkokul bir veya ikideyken annemin kardeşime hamile bir fotoğrafını gördüm, bana hamileyken çekilmiş resimlerini hiç görmemiştim. Hemen kararımı verdim; " Beni yetimhaneden almışlardı". Bu fikir uzun yıllar aklımdan çıkmadı. Bana herhangi birşey için kızsalar bunu hemen üveyliğime yordum. Ona birşey alınıp bana alınmadığı zaman nedeni basitti: ben üveydim!!! Ama günlerden bir gün annemle eski fotoğrafları düzeltmeye oturduk ve ben annemin bana hamile iken çekilmiş fotoğraflarını gördüm. Üvey müvey değil gerçekten annemle babamın çocuğuydum. İçim rahat etti.
İlerleyen yıllarla birlikte sürekli benim peşimden "abla, abla " diye koşturan küçük erkek çocuğun yerini 2 metre boyunda cool bir adam aldı. Öyle herşeyi herkesi beğenmeyen, bilgisayar, müzik,filmler,felsefe, fizik vs. hakkında bilgili biri geldi. Şimdi ben onun peşinden koşturuyorum," Ya bu çalışmıyor nasıl olacak ?", "E ben müzik indiremiyorum bana yardım etsene" diyen bir tip olarak onu daraltıyorum.
Annemle babamın cebren ve hile kardeşimi bana taşımaları sonucu iki yıldır beraber yaşıyoruz. İlk başlarda onu dağınıklığı, rahatlığı, umursamazlığı beni, haftasonu temizlikleri, manik depresif ruh hali ve detay sorularda onu deli etti. Sonunda bir şekilde anlaşma yolunu bulduk. Şimdilik bir sorun yok. Ama geçenlerde annemle babamı tebrik ettik, ikisi nasıl oldu da birbirinden bu kadar farklı ve taban tabana zıt iki kişi yaratabilmeyi başardılar diye.
İşin aslı kardeşim olduğu için mutluyum, birşeylere canım sıkıldığında konuşabildiğim ( gerçi ne zaman birşey anlatsam üç numaralı "E buna mı canını sıktın ne banalsin!" bakışı atıyor ama olsun ) birinin olması hele de bu kişinin kardeşim olması güzel birşey. İyi ki o var !

2 yorum:

Sndrfknella dedi ki...

Gamlı baykuşum ne güzel anlatmışsın :) Benim kardeşim odama emzik şeklinde bir avize getirmişti ve ben de 7,5 yaşında bunu yutmuştum. Saf mıymışım, neymişim? ;) Çok zor tarafları oldu evin prensesinin kardeşinin olmasının ve papucunun dama atılmasının... ama uzunca bir süredir ben de senin gibi "İyi ki o var!" diyorum :))

Öpüldünüz kocaman :)

limonagaci dedi ki...

merhaba gamlı baykuş :)
ben sndrkglf'nin blogundan sana misafir oldum :)
benimde kardeşim doğduğunda bana benden daha büyük bir bebek hediye getirmişti ve ben deli gibi korkup ağlamıştım. çok net hatılıyorum o bebeği ama kardeşimi hatırlamıyorum :)
hiç anlaşamazdık, kardeşimin yüzünde hala tırmık izlerim bir anı olarak durur o derece yani.
neyse ki o fırtınalı günleri, onun odasına bıraktığım tehtit mektupları günlerini geride bıraktık. bizde çok farklıyız ama kardeş gibisi yok.
Allah hepsine uzun ömür versin ama benimkisine birazcık da iyi huy versin :)